Babamın Kölesi Oluyorum

Herkese merhaba arkadaşlar ismim Hakan 21 yaşında 180 boyunda 90 kilolu bir gencim. Hemen hikayeme geçiyorum. Ben oldum olası erkekler tarafından aşağılanmak, onlar tarafından kullanılmak, domine edilmek istiyordum. Babam da 192 boyunda 110 kilo göbekli siyah saçlı kirli sakallı ama son derce bakımlı, mizacı sert, çok katı kuralları olan, disiplinli bir adamdır. Ben de ister istemez babama kölelik yapmayı, onun köpeği olmayı, itaat etmeyi hayal ediyordum. Bazı geceler babam uyurken dizlerimin üstüne çöküp babamın yorgandan çıkan ayaklarını koklayıp yalardım. Bir gün annemle kardeşlerim şehir dışındaki teyzemlere kalmaya gittiler. Babam da fırsattan istifade arkadaşlarıyla kafa dağıtmak için içmeye gitmişti eve geldiğinde o kadar sarhoştu ki doğru düzgün adım dahil atamıyor, daha apartmanın girişinden kokusu evin kapısına kadar geliyordu. Babam eve çıktığında kapıda ayakkabılarını çıkarmak için önünde eğildim ayaklarını dizime koyup ayakkabılarını iki elimle yavaş yavaş çıkardım. Benim ayakkabılarını dizimde çıkarttığımı görünce başımı okşayıp "Aferin hep böyle akıllı ol" dedi ben kafamı okşayıp takdir alınca daha çok coştum. Eve almak için kolunun altına girdim ve onun ağırlığını üstümde hissedince bunu fırsat bilip koltukaltını koklayabildiğim kadar kokladım. Acı acı ter kokuyordu. Çok hoşuma gitmişti. Eve girince bana daha çok yüklenmeye başladı. Onun ağırlığı resmen beni eziyor ama ben çok zevk alıyordum. Babamı yatak odasına kadar götürdüm. Yatağına oturttum sonra yere oturup çoraplarını çıkartmak için ayaklarını kucağıma koydum. Babama resmen bir köpek gibi dizlerinin dibinden bakıyordum. Ayaklarını oynatmaya başladı sarhoş sarhoş "Çıkart lan çıkaracaksan, Çabuk ol!" diye bağırıp küfür etmeye başladı.

f3


Ben de hemen çıkartıyorum özür dilerim deyince hoşuna gitti galiba ki bıyık altından bana bakıp pis pis gülmeye başladı. " Bak bakayım önce çok kokmuş mu?" dedi. Ben de babama hizmet etmemin hoşuna gittiğini anladım ve iki elimle ayaklarının tabanını tam yüzümün karşına kaldırarak uzun uzun kokladım. Cidden leş gibi kokuyordu. Hele o koku alkol, sigara ter ile karışınca beni daha çok zevklendirdi. Hızımı alamayıp baya bi kokladım. Ben koklarken bir baktım babam sızmış kalmış. Ben hemen ayaklarının ikisini de yüzümün hizasına kaldırıp yumuldum çoraplı ayaklarına. Ne kadar kokladığımı hatırlamıyorum. Ayaklarını kokladıktan sonra onu yatırdım. Baktım uyanacak gibi değil. Pantolonunun dışından yarağını kokladım avuçladım. Ayaklarına nasıl yumulduysam ona da yumuldum. Daha sonra onu iç çamaşırlarıyla ve çorapla bıraktım. Sonra yatağın ayakucuna geçip o çoraplı 47 numara ayakları tekrar kokladım. çoraplı ayağını ağzımın alabildiği kadarını ağzıma sokup emmeye başladım. Topuklarını teker teker belki yarımşar saat emmişimdir. Çoraplarını çıkarıp ayaklarına sıra gelince kendimi durduramadım. Tüm parmaklarının arasını kokladım. Ayak parmaklarının hepsini tek tek emdim. Hatta böyle bir anı tekrar yaşayamam diye de hepsini telefonumla videoya çektim. Saatin nasıl geçtiğini anlayamadan sabah ezanı okunmaya başladı. Ben de ezanla beraber babamın çoraplarından tekini ağzıma soktum tekiyle de ağzımı bağladım. Yüzümü babamın ayaklarının altına yerleştirerek uyudum. Sabah kalktığımda ise o hala uyuyordu. Ben de o uyurken ayakkabılarının altını üstünü yalayarak temizledim. Kıyafetlerini koklaya koklaya makineye attım. Ben babam uyurken onun için kahvaltıyı falan hazırladıktan sonra onu uyandırmak için yanına gittim. O kadar güzel uyuyordu ki onun ayaklarına baktım hiçbir zaman babamın ayaklarına doyamayacaktım. Gittim ve uyanmadan önce son bir kez öpeyim koklayayım öyle uyandırayım dedim. Yatağın ayakucuna gittim ve önümdeki koca tabaları diz çöküp tekrar koklamaya başladım. Sonra yatakta bir kıpırdanma oldu. Uyanıp beni göreceği hiç aklıma gelmemişti. Aldırmadan devam ettim koklamaya sonra bu kadar yeter deyip. Yüzümü son kez tabanlarına yapıştırdım. Ayaklarının altı yüzüme yapışmışken babamın ayaklarını yüzüme bastırdığını hissettim. Geriniyor zannedip hemen yüzümü çektim ve uyanmış mı diye kafamı kaldırıp babama baktığımda babam iki elini kafasının altında birleştirmiş gülerek bana bakıyor. Ben korkudan ne yapacağımı şaşırdım. Onu öyle görünce yüzüm kıpkırmızı oldu. Hiçbir şey diyemedim . Ben tam dizlerimin üstünden kalkacakken babam ayağını uzatıp kafamı aşağı bastı. "Yerinden kımıldama, kalkma dizlerinin üstünde kal" dedi bana. Sesi çok alaycı ve sakin geliyordu. Onun da hoşuna gittiği belliydi. Ben Kafamı aşağıya eğip geri dizlerimin üstüne çöktüm. Hiç bir şey demeden "Kafanı yatağa getir!" diye bağırdı. Ben zaten ağzımı açamıyordum. Dediğini yapıp kafamı yatağa koydum. O da yatağın yanındaki çekmeceden bir sigara aldı ve ayaklarıyla kafamı yan çevirip iki ayağını da kafamın üstüne uzattı. İnanmayacaksınız ama ayaklarının kokusu hala akşamki kadar çekiciydi. Eline telefonu alıp annemleri aradı. "Bugün işim çıktı sizi yarın sabah anca alabilirim bu gece de kalın" dedi. Ben onu dediğini duyunca iyice heyecanlanmaya başlamıştım. Sonra tek ayağını kaldırıp kafamı itti. "Kalk, bana şu köpeğin tasmasıyla zincirini getir dedi. Ben de kafamı salladım. Ayağa kalkma yerine dört ayak üstünde gittim, bizim sokakta sahiplenip baktığımız bir köpek vardı onun tasmasıyla zincirini de hep ayakkabılığa koyardık. Gidip tasmayla zinciri ağzıma aldım ve dört ayak üstünde babamın yanına gittim. Babam beni görünce kalktı yatağın kenarına oturdu ve bacaklarına vurup "gel bakalım it" dedi. Ben hiçbir şey demeden bacaklarının arasına girdim ve kafamı yukarı kaldırdım. Babam çenemden tuttu ve yine alaycı bir ses tonuyla gülerek" Madem içinden babana itlik yapmak, onun ayaklarının kölesi olmak geliyordu da bunu bana neden hiç söylemedin " dedi. Ben hala yaşadıklarıma inanmıyordum ağzımı bıçak açmadı. Ben konuşmayınca babam sinirlenmeye başladı. "Konuşsana lan it! İbne ayaklarımı yalayıp yutarken iyiydi değimi ? " diye bağırdı bana. Ben kafamı öne eğmek istedim. O eliyle yukarı kaldırıp iki tokat attı. "Bundan sonra ben senin efendinim. Benden habersiz göz bile kırpmayacaksın tamam mı?" dedi. Ben de evet anlamında başımı salladım. Başımı okşadı ve tasmayla zinciri boynuma taktı. Zincirden çekip boynu mu sıktı. Sonra ayağa kalkıp beni hızlı hızlı çekmeye başladı. Ben yetişemedikçe küfür edip bağırıp çağırıyordu. Mutfağa girdik. "Aferin kahvaltımı hazırlamışsın" dedi bana başımı okşayıp bir tokat attı. Sandalyesine oturdu ben dizinin dibinde kalmıştım. Tasmamdan çekip sadece dizlerimin üzerinde durmamı söyledi.

f3


Dediği gibi yaptım ama dizlerim çok acıyordu. O yemeğini yerken ben de onun muhteşem ayaklarına bakıyordum. "Aç mısın?" diye sordu bana. Ben evet anlamında başımı salladım. "Şimdilik masanın altına geç ayaklarımla yetin piç kurusu" dedi bana ben de masanın altına geçip babamın ayaklarını yalayıp emmeye başladım. Arada kafamı eziyor arada da küçük tekmeler yiyordum. Yemeğini bitirdiğinde tasmamı masanın altından çekiştirip beni yine dizinin dibine getirdi. Ona hazırladığım tabakta bir kaç parça şey kalmış. Onları masaya koyup boş tabağı önüme yere koydu. Sonra ağzına zeytin, ekmek, peynir, yumurta atıp onları çiğneyip tabağıma tükürdü. Sonra da çayını içtiği bardağa ağzını çalkalayıp biriktirdiği suyu boşalttı. "Al senin kahvaltın bu it gibi sadece ağzınla ye dedi bana" Bu hep istediğim fantezilerden biriydi ama şimdi canlı canlı yaşayınca tiksindim yiyesim, içesim gelmedi. İtiraz da etmek istemiyordum. Yavaş yavaş kafamı tabağa doğru eğdim. Tam ağzımı açıp yiyecektim ki babam tasmamdan tutup yukarı çekti. Ben tabağa uzanmaya çılştıkça beni yukarı çekiyordu. "Aferin efendinin tükürdüklerini çok yemek istiyorsun demek ki " dedi ve yüzümü tükürüp tokat attı. Babamın hafiften zorlanmamı istediğini anlamıştım. O beni çekiyordu ama ben inatla tabağıma eğiliyordum. En sonunda tabağa çok yaklaşmışken babam ayağıyla ezdi kafamı. "Aferin ye hepsini" dedi ve ben müthiş bir iştahla sahibim tükürdüklerini yemeye başladım. O bir ayağını kafama uzatmış diğerini sırtıma sigarasını içiyordu. Külü biriktikçe tasmamdan beni çekiyor ve küllerini ağzıma döküyordu. Yemeğimi bitirdiğimde ağzıma tükürüp dilimi temizlememe izin verdi en son da bana hazırladığı bağırdağı içtim. Sonra tasmamla beni banyoya sürükledi. "Ben duş alana kadar burada bekle" dedi ve beni petek demirine bağlayıp soyunmaya başladı. Dün geceden ağzıma tıktığım çorapları tekrar ağzıma tıktı. Donunu koklattıktan sonra kafama geçirdi. Benim ona iştahlı iştahlı baktığımı görünce sikini eline alıp sallayarak "Bunu mu istiyorsun ibne" dedi. Ben evet anlamında başımı salladım. Sonra bana bekle o zaman dedi ve küveti doldurdu. Küvetin içine girip yaklaşmamı emretti. Yaklaştım ve küvetten çıkan ayaklarını yalayıp emmemi istedi ama tasmam emmeme pek izin vermiyordu. Bana "Daha çok yaklaş lan!" Diye bağırınca. Nefessiz kalana kadar yaklaşıp efendimin ayaklarını emdim. Duştan çıktığında zincirimi çözüp ağzımla ona getirmemi istedi. Dediği gibi yaptım sonra tasmayı eline alıp. Ayağıyla sırtımı bastı. "Yat yere!" dedi. Yüzüstü yere yattım. Kafam onun ayaklarının ıslattığı betona değiyordu. Sonra ayaklarını saçıma sırtıma kuruladı. Sonra giydir beni dedi ve odaya gidip onun kıyafetlerini aldım. Önce havluyla her yerini kuruladım. Çoraplarını giydirdim, sonra donunu bacaklarından geçirince durmamı emretti. "Sikimi iyi kurula ibne hala ıslak görmüyor musun?" dedi. Tekrar havluyla iyice kuruladım. Sonra bana hala isteyip istemediğimi sordu. Ben istedim anlamında başımı sallayınca "Gel o zaman benden günah gitti" dedi ve eliyle kafamı kavrayıp yüzümü sikine yapıştırdı koklamamı emretti uzun uzun kokladım. Sikini yüzüme vurup duruyordu. Taşaklarını ağzıma veriyordu. Apış arasını koklatıp yalattıktan sonra sıra yarağına gelmişti. Bi yarım saatlik saksodan sonra babamın ağzıma boşaldığını hissettim. İlk önce çok iğrendim öğürünce babam tokadı yapıştırdı. "Bana bak lan ibne tek bir damlası bile ziyan olmayacak, yalatırım ona göre anladın mı lan?" Ben ağzıma doldukça yutmaya başladım. Efendimin emrettiği gibi tek bir damlası bile ziyan olmamıştı. Efendim hepsini ağzıma boşalttı ve şimdi ağzında kalanları yutma ben izin verince yutacaksın dedi. Ağzımı kapatıp tamam anlamında başımı salladım. "Benden dölleri azğımın içinde dolaştırıp öyle yutmamı istedi. Dediğini yapınca kahkaha atmaya başladı. "Amına koyduğumun ibnesi seni! Seni doğduğuna pişman edeceğim it ! Aç ağzını !" dedi emrettiği gibi ağzımı açtım ve sahibim ağzıma işemeye başladı. Çok iğrendiğim için çoğunu yutamadım yere döküldü. Efendimin çok sinirlendiğini anlamıştım işemeyi kesip tokat atıp tükürmeye başladı "Napıyorsun lan sen! Ne dedim ben sana ! Şimdi bundan sonra hepsini içeceksin. Yoksa cezalardan ceza beğen orospu çocuğu!" dedi bana. Korkudan sonrakilerin hepsini içtim sonra beni tekrar yüzüstü yatırıp işediği yerlerde yüzümü kafamı gezdirdi. Beni tasmamın orayı temizleyecek kadar uzandığı bir yere bağladı ve odasına geçti. 1-2 dakika sonra geri geldi ve tasmamı çözüp onu giydirmeye devam etmemi söyledi. İstediği gibi giydirince bana evi temizletti sonra da beni kilere bağladı önüme de sadece iki kova su koyup dışarı çıktı.